Secde Ayetleri ve Tilavet Secdesi


Tilavet'in kelime manasi "Okumak"dir. Kur'an-i Kerim'in muhtelif
surelerinde "Secde" Ayet-i Kerimeleri mevcuddur. Imam-i Mergidani: "Kur'an-i Kerim'de Tilavet secdesi, ondört yerdedir."(450) hükmünü zikreder.
Bunlar; A'raf Sûresi: 206, Ra'd Sûresi: 15, Nahl Suresi: 60, Neml Sûresi: 25, Secde Sûresi: 15, Sa'd Sûresi: 24'ün sonu,
Fussilet Sûresi: 37-38, Necm Sûresi: 62, Insikâk Sûresi: 18-19 ve Alak Sûresi: 19. ayetin sonundadir.(451)
Bu Ayet-i Kerimeleri okuyan ve onu dinleyen üzerine secde etmek vacib olur. Zira Resûl-i Ekrem (sav)'in:
"Secde etmek, okuyan ve isiten kimse üzerine vaciptir, gereklidir"(452)
buyurdugu sabittir. Mükellef; ister Kur'an-i Kerim'i dinlemeyi kasdetsin, isterse kasdetmesin, Tilavet secdesi üzerine vacib olur.
Mesru bir özürü varsa (Hayiz, nifas gibi) secde vacib olmaz.

Hanefi Fûkahasi; üzerine edâ ve kaza hesabiyla namaz lazim gelen bir kimse,
secde Ayet-i Kerime'lerini okursa ona secde vacib olur(453) hükmünde ittifak etmistir.
Bu durumda Tilavet secdesi, secde ayetini okuyan sagir kimseye de vacibtir. Zira sagir; edâ ve kaza ehlindendir.
Secde Ayet-i Kerimelerini okuyan cünüb, abdestsiz ve sarhos kimseye de "Tilavet secdesi" vaciptir.
Zira bunlar kaza ehlindendir. Ancak kafir, mecnun, çocuk, hayizli ve nifasliya vacip degildir.
Çünkü bunlar (namazi) edâ ve kaza için ehil degildirler.

Hz. Abdullah b. Mes'ud (ra)'den rivayet edildigine göre;
Tilavet secdesi üzerine vacib olan mükellef; ellerini kaldirmaksizin tekbir alir ve secde eder.
Secde halinde iken üç defa "Sübhane Rabbiyel âla" veya bir defa "Sübhane Rabbina in kane vâdu Rabbina lemef'ûlâ" denilir.
Sonra "Allahû Ekber" diyerek secdeden kalkar. Ayaga kalkarken "Gufraneke Rabbenâ ve ileykel masiyr" denilmesi müstehabtir.
Feteva-i Hindiyye'de: Tilavet secdelerinde üç defa "Sübhane Rabbiye'l âlâ" denir.
Farz namazlarda oldugu gibi, secde halinde üç defadan fazla da söylenebilir.
Fakat üçten daha az söylenemez. Hulasa'da da böyledir.
Tilavet secdesi yapmak isteyen mükellef; kalbi ile niyyet eder ve diliyle:
"Allah rizasi için Tilavet secdesi yapmaya niyyet ettim" der, sonra tekbir alir. Siracû'l Vehhac'da da böyledir.
Giyasiye'de: "Tilavet secdesinin edâsi fevri degildir. Ne zaman yapilirsa yapilsin kaza degil, edâ olur. Tatarhaniyye'de de böyledir.
Ancak bu hüküm namazin disindaki Tilavet secdeleri içindir.
Namazin içinde ise fevri olarak vaciptir.
Kiraat uzun sürdügü için, Tilavet secdesi geciktirilirse, kaza edilir. Bunu kasden yapmak ise günahtir.
Bahru'r Raik'te böyledir"(454) hükmü kayitlidir.Molla Hüsrev: "Tilavet secdesinin sartlari;
tekbir alirken niyyet etmek, kibleye yönelmek, setr-i avrete riayet, hadesten ve necasetten temizlenmektir"(455) buyurmaktadir.

Kur'an-i Kerim'deki secde Ayet-i Kerimelerini okuyan
ve dinleyen mü'minler, üzerlerine vacib olan secde hususunda titizlik göstermelidirler.
Çünkü bu amel; seytani ve taguti güçleri hüsrana ugratan bir olaydir.

Sûre No Ayet No:
1. 7 Araf 206
2. 13 Rad 15
3. 16 Nahl 49
4. 17 Isra 107
5. 19 Meryem 58
6. 22 Hacc 8
7. 25 Furkan 60
8. 27 Neml 25
9. 32 Secde 15
10. 38 Sad 24
11. 41 Fussilet 37
12. 53 Necm 62
13. 84 Insikak 21
14. 96 Alak 19